HANİ DOLMABAHÇEDE YÜRÜRKEN

0
7966

 

Kim stadyumuna şiirler yazar , şarkılar besteler; kim bakıp bakıp ağlar . Denizin kokusunu esen rüzgardan içine çekip “ohh be şimdi oldu” kim der.
Ben derim tabiki ve bu yazıyı okuyan içinden hafif hüzünle denizin kokusunu alır gibi olan tüm BEŞİKTAŞ lılar der benim gibi.

Vaz geçmedik kalbimizden, bekledik, ev sahibi olurken bile deplasmandı bize stadlar. Hep anılar, rekorlar, kupalar ; düşündükçe eskiyi ,söylerken besteyi ,vız geldi yağan yağmur ,donduramadı buzlanmış yollar.

Kavuşmak, kavuştuk ta ama nasıl bir sarılma, doyamadık ,bir de hasretimizle öyle dolmuş ki yürekler, kavrulmuş sususluğuyla. Koştuk binlerce, doldurduk anılarıyla eski koltukların yenilerini.

İlk kez mağbedimize geldiğimiz, babamızın, dayımızın, amcamızın, annemizin elinden tutup ,omuzlarda görmeğe çalıştığımız müthiş yeşilin ışıkla dansını hatırladık.

Daha bir güzeldi sevgili, daha ışıltılı, daha fısıltılıylı içimize. “Hoş geldin yarim ” diyordu sanki. “Nerdesin, gözlerim yollarda kaldı , yalnızlık hiç beni böyle burkmamıştı”.

“Burdayım aşkım “dedik “binlerle burdayım nice mutlu, hüzünlü yıllarda burda yanında olacağım”. “Beni senden seni benden toprak ayırmadı, ayırmayacakta. Yapsınlar mezarımı seni gören bir yere, kefenim siyahla beyazdan olsun. Ben seni izlerken uzaklardan , çocuklarım sarılsın aşkım diyerek buda son vasiyetim olsun”.